9 Mayıs 2020 Cumartesi

Koronavirüs Günlerinde Hatırladıklarım ve Keşifler 52


  1970'lerden acayip bir adam, mülti enstrümantalist, besteci ve güzel öyküler anlatan bir adem. Onu bir tarzla tanımlayamayız. Folk, rock'n roll, blues, caz, country yani Amerikan müzik köklerinde ne varsa harmanlayan yani şimdilerde bluegrass ve Americana denilen kategorinin mucidi gibi bir adam, David Bromberg. 


Çelimsiz King Kong




David Bromberg
"Wanted Dead or Alive"
(1974)
Columbia

Elli albümü aştık ve hep içime dert olan şeyi yaptım. Albüm kapaklarını sayfa düzeni ve grafik tasarım gereği ortalayıp, yazının başındaki görsele göre daha ufak yayınlıyordum. Bu yüzden bazı sevdiğim kapaklar tam algılanmıyor ya da değerini tam gösteremiyordu. (Hem bu albümler zamanında çıkan plak dönemi işleriydi, yani kaset, CD dönemi ölçülerinde algılanmaz, plakta ise yekpare iki elimizle kavrar seyre dalardınız.) Dayandım bu kadar zaman ve "Artık yeter! Yemişim grafik değeri, sayfa düzenini" dedim ve albüm kapağını büyük yayınladım... ki bundan sonra böyle devam edeceğim. (Aslına bakarsanız istediğim o eski LP plak ölçülerinde yayınlamak ama abartmak da yersiz artık.)

Gökdelenin tepesine çıkmış bu çelimsiz King Kong da kim? derseniz. 1970'lerden acayip bir adam, mülti enstrümantalist, besteci ve güzel öyküler anlatan bir adem. Onu bir tarzla tanımlayamayız. Folk, rock'n roll, blues, caz, country yani Amerikan müzik köklerinde ne varsa harmanlayan yani şimdilerde bluegrass ve Americana denilen kategorinin mucidi gibi bir adam, David Bromberg

Bu arada korona karantinası günlerinde evde kapalı kalmaktan elimde olmadan dans etmeye başladım. Şimdilik swing düzeyinde, sonumuz hayırlı olur inşallah. Şimdi bu albümü dinlerken kovboy gibi dans ediyorum, buraya kadar iyi de sahneye bira şişesi atmak da nerden çıktıysa... 

Folk ve country ağırlığındaki müziklerle pek aram iyi olmasa da David Bromberg, bu tip çalışmalarında da sevdiğim bir örnek oldu. Özellikle finale oturan "The New Lee Highway Blues" böylesi bir parça olsa da beni kafadan vurdu. Hele parçayı bitirken yaptığı  klasik kolajın etkisini üzerimden kolay kolay atamayacağım. 

David Bromberg'in "Wanted Dead or Alive" albümünün ismi her ne kadar kovboy filmlerine gönderme yapıyor gibi olsa da kaydın nasıl yapıldığına dair atıfta bulunan bir kelime oyunudur. Albümün plak baskısına göre düşünürsek, ilk yüzü ( yani ilk 4 parça) Grateful Dead elemanlarıyla kaydedildiği için "Dead" kullanılmıştır. Plağın ikinci yüzü (yani 5'den 9'a kadar olan parçalar) canlı çalınmış, konser kaydıdır ve bu durumdan dolayıda "Alive" denilmiştir. 

Bu çalışma Bromberg'in üçüncü albümü olup, George Harrison'un "The Holdup" parçasıyla dörtnala denilebilecek bir tempoyla açılıyor. George Brooks'un "Send Me to the Letric Chair", Mike Stoller'ın "Kansas City", Blind Mc Tell' in unutulmaz blues klasiği "Statesboro Blues" ve Bob Dylan'ın "Wallflower"ının seslendirildiği albümde kalan diğer parçaların bestesi Bromberg'e ait. 


Aptulika
Koronavirüs Günleri



Hiç yorum yok:

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...