13 Şubat 2020 Perşembe

Alice Cooper'ın Avusturalya konseri


Meral Akman, Avusturalya'da Alice Cooper'ın Adelia'da 11 Şubat, Salı günü verdiği konseri izledi ve yazdı. 
Alice Cooper
11 Şubat 2020
AEC Theatre
Adelaide







Sahnede, mavi zemin üzerinde bir çift siyah göz, önce kırmızıya, sonra maviye, sonra yine kırmızıya dönerken korku filmi müziği eşliğinde Bela Lugosi sesi “Alice Cooper’ın Kabus Şatosuna hoşgeldiniz, hepiniz lanetlendiniz” der, perde düşer ve asası, siyah silindir şapkası ve smokiniyle Alice Cooper görünür.  90 dakikalık kabusun ilk parçası “Feed My Frankenstein” başlar. 1991 yılında yayınlandığından beri hemen hemen her Alice Cooper konserinin açılış parçasıdır. 

2011 yılında bir festivalde bir kuple izlediğim ilk Alice Cooper konserinin tadı damağımda kalmışken ve Kabuslar Prensi, yeni yetme grupların lütfedip gelmediği Adelaide’e (Green Day Avustralya turnesine, binlerce imza toplandığı halde şehirlerini dahil etmediği için buralılar çok kızgın) gelmesini fırsat bilip bu kanlı canlı konsere geldim.

Alice Cooper, bence rock müziğin en öncü isimlerinden biri. Konserlerinin vazgeçilmezleri arasında hem ergen, hem olgun Frankenstein’lar, dev bebekler, (uzun zamandır sahnede kullanmıyor ama) yılanlar, ölü gelinler ve cellatlar var. 

Elli yıldır neredeyse aralıksız albüm yapan ve konserler veren Alice Cooper’ın son turnesi “Ol’ Black Eyes is Back”de hepimizin bildiği, “No More Mr. Nice Guy”, “Bed of Nails”, “I’m Eighteen”, ”Poison”, "School's Out"un yanısıra, çok uzun zamandır çalınmayan,  Alice Cooper’i 80’lerde tanıyanları şaşırtacak, “My Stars”, “Under My Wheels”, “Roses On White Lace", “Devil's Food” gibi parçalar  da yer alıyor. Turne, bir Alice Cooper belgeseli gibi.

72  yaşındaki Alice Cooper’ın ölümcül cazibesi bir miktar azalmış olabilir ancak, hala yakın zamanda en yakındaki mezarlıktan çıkarılmış gibi görünüyor.  Silindir şapkası ve asası ile “kabus şatosu”nda, kimi zaman sisler için gelen hayalet gelin (karısı Sheryl Goddard) ile aşk tazeledi, günlük kan ihtiyacını gidermek üzere kılıcıyla kafa kesti, deli gömleği ile dev bebeklerden kaçtı, yakalandı ve “milyon dolarlık bebek” tarafından giyotine mahkum edilerek kafası kesildi. Bir kaç dakikalık aradan sonra kafasını “toplayıp”, “Department of Youth” ile geri döndü. Konser 1972 yılından beri olduğu gibi “School’s Out” ile sona erdi, parçaya karışan “Another Brick In The Wall” ve dev balonlar eşliğinde Alice Cooper bize iyi akşamlar ve bol kabuslar dileyerek grubunu tanıttı.


İyi bir rock müzisyeni olarak Alice Cooper iyi ekip kurmayı da biliyor.  Gitarlarda Ryan Roxie, Nita Strauss ve Tommy Henriksen, bas gitarda Chuck Garric ve davulda Glen Sobel’den oluşan kadro, konser boyunca enerjiyi tepede tutmayı başardılar. 

Alice Cooper, yaşayan en büyük şovmenlerden biri, müziğine yakın olup olmamanız hiç önemli değil, sahnede sizi kabus şatosuna çekip, yaşam, ölüm, aşk ve seksten bahsederek yavaş yavaş kanınıza giriyor ve aklınızı çeliyor, gönlünüzü kazanıyor. Bu yıl, İstanbul’da Hollywood Vampires ile canlı izleme şansımız olacak, bakalım siz bu vampirin dişlerine ne kadar karşı koyabileceksiniz?

Meral Akman
12 Şubat 2020
Adelaide
Avusturalya

1 yorum:

OB dedi ki...

Her zamanki gibi nefis anlatmış H. Meral Akman. Ellerine, klavyesine sağlık.
11 Eylül 2019’da Mannheim’da izledim. Konser sonrası yorumlar tüm Almanya basınını sarstı, salladı. Muhteşemdi👏.

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...