Geçen ay birbiri ardına Rıfat Ilgaz kitapları buldum... hem de bunlardan ikisi elli küsur yıl önceki baskılarıydı. Biri roman, diğeri de şiir olan bu kitapların dışında da 1990'lı yılların sonunda sanatçının üzerine yapılmış bir biyografik, bir de inceleme kitabını da edinecektik. Sahafları gezmek böyle güzel bir şey. O AVM'lerdeki azman kitapçılarda olduğu gibi "best seller"ler gözüne gözüne sokulmuyor ve sen kendi beğeni gündemini oluşturuyorsun. Keşif ve sürpriz de cabası.
O halde biz de lafı fazla uzatmadan kütüphaneye adım atalım.
Rıfat Ilgaz
"Bizim Koğuş"Hikaye - Roman
Tekin Yayınevi
(2. Baskı 1964)
(2. Baskı 1964)
Bu kitap neredeyse benimle yaşıt diyebilirim. Bu kitabın ikinci baskısı ben tam 2 yaşındayken çıkmış ve sahafta bulduğum eski tip ciltli kitap tamı tamına 56 yıllık bir geçmişe sahip. Kitabı yayına hazırlayan Kemal Karatekin aynı zamanda efsanevi Tekin Yayınevi'nin de sahibi. Tekin Yayınevi 1970'lerin unutulmazları arasındadır. Hatta sadece 70'ler değil, 80'ler ve 90'lara kadar da aklımıza yer eden kitapları yayınlamıştır. Şimdi elimde tuttuğum bu Rıfat Ilgaz kitabı da yayınevinin çıkardığı ilk üçüncü kitabıymış. Rıfat Ilgaz'ın "Bizim Koğuş" kitabının bu ilk baskısında bir başka güzelliği de kapakta yaşıyoruz. Kapağı grafik sanatların büyük ustası Sait Maden yapmış. Tabii Sait Maden'e sadece grafik ustası, ressam ve çizer demek yeterli olmasa gerek, zira onu şairliği ve çevirmenliği ile de hatırlatmamız taşları yerli yerine oturtmamız gereği zorunlu olacaktır.
*******************************************************
Siz yukarda böyle giriş yaptığıma bakmayın bu yazıyı yazmak için tam bir yıl önce başlamışım ve sadece buraya kadar yazmışım ve bırakmışım. Bunun sebebi de bir hafta sonra daha içime sinerek yazıya devam etmek niyetindeydim. Ama sonraki hafta daha geliştiririm falan derken bir yıl oldu.
Bugün Rıfat Ilgaz'ın doğumunun 110. yılı ve bu yazı aklıma geldi. Artık daha fazla geciktirmeyeyim dedim ve devamını yazıyorum.
*******************************************************
Mehmet Saydur
"Biz de Yaşadık"Anı
Çınar Yayınları
(1. Baskı 1998)
(1. Baskı 1998)
Hapishaneler, hastaneler, kaçak yaşamalar, işsiz kalmalar ve nice zor günler içinde yazarak insalık uğruna bir ömrü sunan Rıfat Ilgaz, yaşamının son yıllarında anılarını kaleme almak istiyormuş. Hatta kitabın ismini de "Biz de Yaşadık" olarak düşünmüş. Ancak yazarın ölümüyle bu gerçekleşememiş.
Rıfat Ilgaz'ın son on yılına tanıklık eden Mehmet Saydur, bu iş için kolları sıvamış. Bu konuda Ilgaz bir mektubunda "Anılarımı sen değerlendireceksin." diye yetki de vermiş.
Bunun üzerine Mehmet Baydur, üç yıllık bir çalışma yaparak Ilgaz ile ilgili yazılı, çizili ne varsa taramış. Ve böylece adını Rıfat Ilgaz'ın koyduğu bu kitap ortaya çıkmış. Bu bir anı kitabı ya da kuru bir biyografi olmanın ötesinde yazarın ödediği bedellerin de belgesi niteliğinde.
Asım Bezirci
"Rıfat Ilgaz"İnceleme
Evrensel Yayınları
(1. Baskı 2013)
(1. Baskı 2013)
Rıfat Ilgaz onca baskı, hapis, tüberküloz hastalığı, fişlenmeye rağmen yaşama direnmiştir ama onu Sivas katliamı yıkmıştır. Uğur Mumcu'nun öldürülmesinin ardından Sivas Madımak Olayı'nın olması yazarı duygusal açıdan iyiden iyiye yıpratacaktı. 35 aydının öldürüldüğü bu olayın ardından 5 gün sonra, 7 Temmuz 1993 tarihinde yaşama veda edecekti. Orada ölen yazarlardan biri de Asım Bezirci'ydi ve ölümünden önce yaptığı incelemelerden biri de Rıfat Ilgaz hakkında yaptığı bu çalışmaydı.
Asım Bezirci ismi benim için çok ayrıcalıklıdır. Daha liseye giderken onun yaptığı Orhan Veli ve Ahmet Haşim incelemelerini okumuştum. Bu iki kitabın da önemi yıllar geçtikçe azalmadı, tam tersine daha da artmıştı. Sivas Madımak Otel'de yakılan 35 aydınımızdan biri de oydu ve yeri dolmayacak bir kayıptı. "Yeri dolmayacak" lafı hep kullanılır ama Bezirci'nin yaptığı işin bugün başka temsilcisi de yok hani. O bir bilim adamı titizliği ile incelediği yazarın yaşamını, kişiliğini, eserlerini ortaya dökerdi. Sosyalist dünya görüşünde ve toplumcu bir bakışla mercek tutar ama yazarın tavrını da tarafsız olarak bize yansıtırdı.
Asım Bezirci, Rıfat Ilgaz hakkında yaptığı bu incelemede de yazarın yaşamı, kişiliği, hikayeciliği, romancılığı, oyunları, köşe yazarlığı ve tabi mizahçılığı değerlendiriliyor.
Asım Bezirci'nin bu kitabını okurken, Rıfat Ilgaz'ın evrenine adım atacak ve eserlerine daha ilgiyle bakacaksınız.
Rıfat Ilgaz
"Kara Kılçık"Şiir
Öncü Kitabevi
(1. Baskı 1969)
(1. Baskı 1969)
Rıfat Ilgaz'ı ben kendi adıma hep mizahçı olarak bilmişimdir. Gerek Hababam Sınıfı, gerekse Marko Paşa dergisinde yazdığı mizah öyküleri bende bu intibayı bırakmıştır. Oysa Ilgaz kendisiyle yapılan bir söyleşide, mizah yazarlığına tamamen tesadüf eseriyle başladığını belirttikten sonra kendisinin şair yanının daha ön plana çıkmasını istiyordu.
Düşünün bunca zamana kadar mizah üzerine yazdıklarıyla bildiğim Rıfat Ilgaz'ın şiirlerine daha yeni bakacaktım.
Üstelik 1969'da çıkan bu kitabında da
"Kilim gibi dokumada mutsuzluğu
Gidip gelen kara kuşlar havada
Saflar tutulmuş top sesleri gerilerden
Tabanında depremi kara güllelerin
Duymuyor musun..."
diye başlayan ve
"...Yollar kesilmiş alanlar sarılmış
Tel örgüler çevirmiş yöreni
Fırıl fırıl alıcı kuşlar tepende
Benden geçti mi demek istiyorsun
Aç iki kolunu iki yanına
Korkuluk ol "
diye biten "Aydın mısın" şiiriyle karşılaşacaktım.
Bugün bu büyük ustanın doğum günü. Yani Rıfat Ilgaz 110 yaşında! Onu saygıyla anıyoruz.
Aptulika
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder