1970'lerin sonundayız ve TRT TV'sinin siyah beyaz yayınında bir açık oturum yayınlanıyor. Siyasi bir konu tartışılıyor ama o gece yayında bol arıza oluyor ve kesiliyor. O zamanlarda bu durumlarda "Necefli Maşrapa" görüntüsü girerdi. Böylece yayında arıza olduğunu anlardık. Ama benim o açık oturumu izlediğim yıllarda bir gelişme olmuştu ve "Necefli Maşrapa" yerine müzik yayınına geçiyorlardı. O müzik yayınları da ya Almanların Music Laden ya da BBC ya da İtalya'nın RAI kanalının müzik yayınları oluyordu.
İşte o günkü açık oturum yayınındaki arızalarda da şansımıza BBC yayını düşmüştü ve bir anda daracık deri giysiler içinde Bonnie Tyler çıkıvermişti. O gece o kadar sık arıza olmuştu ki devamlı Bonnie Tyler'ı izlemiştik. Hayatımda hiç unutamayacağım bir anıydı doğrusu. Ondan önce de Tyler'ın sesine hayrandım ama o gün her karşıma çıkışında büyülenmiştim. Güçlü bir ses ve seksi bir fizik beni o ilk gençlik yıllarımda alıp götürmüştü. Şaka değil tutulmuştum, biraz Fellini'in "Amarcord" filmi sendromunu yaşamıştım diyebilirim(Bu da yazının samimi itirafları olsun hani).
Aradan o kadar yıl geçti Bonnie Tyler denildi mi, hemen etkisine girerim. Daha sonraları popülaritesi geçse de yeni bir şey yaptığında derhal "Sahibinin Sesi" firmasının amblemindeki köpekçiğe dönüveririm. Bu hafta dostum Bülent Seyitdanlıoğlu'nun hazırlayıp, Bengi ile birlikte sundukları "Kulak Misafiri". radyo programında Bonnie Tyler'ın 2021 yılında yaptığı yeni albümünün yer alacağını öğrenince (Kulak Misafiri her Pazar Radyo ODTÜ'de saat 22:00'de) çılgına dönecek ve tabi o aşkım yeniden depreşecekti.
Bonnie Tyler benim için Tina Turner'ın sarışın haliydi. Her ikisi de anlaşılmaz bir çekicilikte ve yanına yaklaşılmaz bir mesafelilikte iki star. Tina Turner hak ettiği başarıyı elde etti ama Bonnie biraz daha az bilindi ama hep oldu. Tina gibi Bonnie de tam anlamıyla rock denilemese de pop kulvarından baktığımızda rocka daha yakın hatta hard rock'a bile yaklaşan bir vokal. Onun vokali bana Rod Stewart'ı hatırlatır ama biraz daha Tom Jones ile hem hal olmuş halini. Gal Kaplanı lakaplı Tom Jones gibi Bonnie Tyler da Galli bir şarkıcı. Çoğu zaman aklıma bu Britanya adasındaki ses renkleri takılır. Coğrafyadan mıdır yoksa viskinin de etkisi var mıdır? nedir, akıl almaz bir renk ve bir o kadar da tanımlanamaz. Bonnie'de duyulan ses Rod Stewart gibi kekremsi ve Tom Jones gibi hançerden çıkar.
Bonnie Tyler, 1977'den bu güne kadar 20'ye yakın albüm yapmış olsa da ülkemizde onu daha çok "Holding Out for a Hero" parçasıyla tanırlar. Aslında parçayı orijinal ismiyle de değil, Ajda Pekkan'ın "O Benim Dünyam" şarkısı olarak bilirler. Hatta 2000'lerin içinde bir banka Bonnie Tyler'ı konser için ülkemize getirmişti. Konserin sonlarına doğru izleyenler alkışla birlikte hep bir ağızdan istedikleri parçayı söylemişlerdi. O sıra Bonnie'nin suratında bir şaşkınlık olacaktı. Zira istek yapan izleyici hep bir ağızdan, "O benim Dünyam"ı söylüyorlardı. Eh hani nasıl şaşırmasın, siz onun yerine kendinizi koyun, yabancı bir ülkeye gidiyorsunuz ve sizin parçanızın müziği farklı sözlerle karşınıza çıkıyor. Neyse ki bir süre sonra Bonnie istenen parçanın "Holding Out for a Hero " olduğunu anlayacak ve söyleyecekti. Bu da o gecenin güzel bir anısı olarak kalacaktı.
Bonnie Tyler benim için vazgeçilmez bir ses ve bu gece onu yeni albümüyle radyo programına konuk eden Bülent Seyitdanlıoğlu için de özel bir ses olması beni sevindirdi. Demek ki yalnız değilmişim. Bu gece Radyo ODTÜ'de yayınlanacak KULAK MİSAFİRİ'nde yıllar süren hayranlığımı tekrar alevlendireceğim.
Aptulika
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder