BİR ROCK MASALI GİBİYDİ
Efsane doğulmaz, efsane olunur ve o da böyle olur! Bir kez daha bir rock vokalistliği nedir, nasıldır ? Nasıl olur da elli koca yıl geçmesine ve her gün onlarcası çıkmasına rağmen halen ROCK STAR kalınır dersini izledik desem az kalır. Glenn babanın bu performansına, sıcaklığına, sempatikliğine, mütevaziliğine ancak şapka çıkarılır, önünde saygıyla eğilirim…
Glenn Hughes‘dan Deep Purple Klasikleri Performansı Konserine dair …
Başta da dediğimi gibi bu aslında geçmişten anıların geceye karışacağı bir masal gecesi gibi olacaktı. O halde bu masaldan bir on beş sene öncesini de hatırlayalım, tarihlerin 2 Şubat 2004’ü bir kış gecesini gösterdiği. Bir GS-FB maçı sonrası apar topar yetiştiğimiz ve yine iki ex. Deep Purple’lının projeleri olan Glenn Hughes & Joe Lynn Turner Project'in Maslak’ta ki rock gecesini. İlk orada izlemiş ve hayranlığımız bir kat daha artmışken, dün gece yani tam tamına 15 sene sonraki performansını gerçekten anlatacak tarif edecek kelimeler bulamıyorum. Şöyle deneyeyim, Efsane doğulmaz, efsane olunur ve o da böyle olur! Bir kez daha bir rock vokalistliği nedir, nasıldır ? Nasıl olur da elli koca yıl geçmesine ve her gün onlarcası çıkmasına rağmen halen ROCK STAR kalınır dersini izledik desem az kalır. Glenn babanın bu performansına, sıcaklığına, sempatikliğine, mütevaziliğine ancak şapka çıkarılır, önünde saygıyla eğilirim…
“ Siz bu akşam buraya benim için gelmediniz , Ben sizin için geldim “
Glenn Hughes ( 11 Temmuz 2019 İstanbul )
Ve ekledi ardından reçetesini de
“ Be safe , be free , be loved , be happy …”
Görsellerde de görüleceği üzere “Stormbringer” ile şahane bir giriş yaptı konsere baba. Öncesinde biz de biraz çalışmıştık tabi, ardından da “Might Just Take Your Life” ve “Sail Away” in geleceğini de bekleyerek. Bir Deep Purple masalı anlatıyordu, Glenn dede bize sahnede, derken önceki listelerinde pek sık çalmadığı harika temposu ve ritmi ile “ You Fool No One” geldi … Arada seyirci çığlıklar eşliğinde “You Keep On Moovin “dediğinde de “Sakin olun , bağırmayın , duyuyorum , görüyorum , kalbimde hissediyor ve seviyorum sizleri” diye de çok hoş tepkiler verdi Hughes ve tabi sonra “ ….Keepppp on mooooovinn…. “
Parçalar gayet uzun doyurucu ama hepsinden önemlisi Glenn Hughes ‘in sesinin sınırlarını zorladığı ve gerçekten vokal şovu yaptığı performansları ile her biri bir başka masala dönüştü gecenin karanlığında …
Sonra ne olduysa bambaşka bir şey oldu , gruba nefes alma molası olarak genelde tasarlanan davul solo başladı, ama o nasıl davul solodur öyle! Nerdeyse on beş dakika süren, bir ara farkına varıp yüzümü seyircilere döndüğümde neredeyse tüm salonun nefes almadan, kıpırdamadan sanki hipnotize olmuş ya da transa geçmiş halde bu performansı izlediğini gördüm, hemen yüzümü sahneye kulağımı ve gözümü davula verip kaldığım yerden ben de onlara katıldım …
Usta arada güzel bir bass solosu, bir vokal şovu daha ekledi ve tabi saatler ilerliyor , her ne kadar bitmesini istemiyoruz desek de büyük ve beklenen üçlüye sıranın geldiğini biliyordum. Bu arada kızım tam önümdeydi, bir ara baktığımda ful konsantre olmuş ve bu muhteşem rock ayinine kendini kaptırmış soluksuz şekilde müziği doyasıya yaşıyordu ki bu da hissiyatıma ve bu güzel masala bir zirve daha ekliyordu .
Ve
…. I've been mistreated….
Duyuldu ve sahne ve salon bir kez daha sarsıldı deprem gibi, Hughes baba vokaliyle özel ruh kattığı bu muhteşem parçayı armağan ediyordu hepimize …
… I've been losing my mind…
Ve tabi onsuz asla düşünülemeyecek bir Deep Purple gecesi ve Rock N Roll’un belkide en büyük MARŞI başladı “ Smoke On The Waaater” fire in the sky …..
Benim için belkide gecenin en sönük performası bu parça olmasına rağmen, ne şartta ve ne durumda olursa olsun haykırmamak mümkün olmazdı …
Geceyi ateşe vermeden salon ve sahne terk edilemezdi, gecenin sonu şovun ve masalın bitimi alev alev oldu “ Burn “
Dün gece çok tekrarladın bizi sevdiğini Glenn Baba , ama şimdi sıra bizde
“ We love you too Glenn , we love you too Man ! THANK YOU VERY MUCH ! “
Konser başı , sonu ve ekibimize dair kısa not : Emre ilk konserimize 1993 ‘de gittiğimiz ayrılmaz konser partnerlerimdendir , dün akşam bu defa 26 yıl sonra babalar ve kızları ile bu konser deneyimini yaşamanın tarifsiz keyfindeydik, anlatılmaz yaşanır cinsinden. Byfuss , Filiz ve değerli dostum radyocu, gitarist Okan Meriç ‘le de beraberdik . Konser önü ne bulacağımızı tahmin ediyorduk, ama konser sonrası herkes , ama herkes beklentilerinin çok çok ötesinde bir performans dinlemenin şaşkınlığı ve mutluluğunu henüz kulaklarında ki çınlamalar geçmeden birbirine anlatmaya çalışıyordu, yüzlerdeki müthiş bir haz ifadesi ile . Hele ki bu güzel ifadeleri kızlarımız Doğa ve Yankı’dan da duymak, görmek tarifsizdi …
Rock ile kalın …
Geronimo Yalnızkartal
12 Temmuz 2019 İstanbul
1 yorum:
Keyifli bir yazı olmuş, kalemine sağlık
Yorum Gönder