19 Mayıs 2023 Cuma

Klasik Orkestra ile Rock?... Def Leppard ve Royal Philharmonic Orchestra!


Def Leppard yeni yayınlanan albümünde eski parçalarını Royal Philharmonic Orchestra'yla birlikte yorumladı. "Drastic Symphonies" adını taşıyan bu albüm bugün piyasaya çıktı. Ben bunun üzerine yazmak yerine rock gruplarının klasik orkestra ile yaptıkları çalışmalara şöyle bir geçmişten bugüne doğru bir göz attım.  



 Çok eskilerde rock gruplarının klasik müzik orkestralarıyla yaptığı albümleri önemserdim. Bu tip projeler 1970'li ve 80'li yıllarda çok ender ve seçkindi. Parmakla sayılmayacak olan bu çalışmalar ya grubun veya besteci konumunda bir elemanın eseri orkestra tarafından seslendirilirdi (ki buna en iyi örnek Deep Purple'ın da katıldığı John Lord'un bestesinin seslendirildiği o muhteşem yapıttı.) ya da bir rock grubunun eserleri klasik orkestra tarafından ve grup olmadan yorumlanırdı (ki buna da en iyi örnek Jethro Tull için yapılandır ve burada da orkestrayı yöneten, düzenlemeleri yapan grubun klavyecisidir.) Daha sonradan, hele ki 90'ların ikinci yarısından sonra, bu alanda (o da yeni bir eser yorumlamak için değil)  öyle geniş bir vaha açıldı ki, bunu yapmayanı adamdan bile saymıyorlardı. 

Bu konuda yapılan örnekleri gereksiz bulmuyorum... hatta içlerinden sevdiğim de olmuştur ama kabul edelim ki bunları yıllar sonra tekrar dinlemiyoruz bile. Bilemiyorum Metallica'nın senfonik orkestrayla yaptığı albümü hala dinleyen var mıdır acaba? Bu arada kendi adıma söylemem gerekirse Deep Purple'ın, John Lord'un ve Yes'in unutulmaz klavyecisi Jon Anderson'un klasik orkestra için yaptığı bestelerin seslendirildiği yapıtları ayrı tutuyorum, hala dinlemekten zevk de alıyorum. 

1970'lerde başlayan bu örnekler kimi zaman klasik eserleri pop veya rock'a adapte etmek alanında yapıldı. Mesela 70'lerin sonunda disko ritmli klasik müzik eserleri ortalığı sarmıştı. Gene aynı şekilde o dönemin pop parçalarını klasik orkestralara seslendirmek modaydı. James Last, Frank Pourcel gibi orkestralar albüm üzerine albüm yapmışlardır ve onca yıl geçmesine rağmen eski plak satan tezgahlarda elinize dolanırlar çoğu zaman. Ancak James Last'ın hakkını vermek gerekir zira o devasa orkestrada yer alan müzisyenlerin yıllarca hayatlarını teminat altına aldığı gibi iyi bir dereceden emeklilik de yaşatmıştır.  

Güzel Sanatlar Akademisi'nde resim bölümünde okurken atölye hocamız, "Çocuklar iyi resim yapmak için ve resmin derinliğini kavramak için klasik müzik dinlemelisiniz" dediğinde bir arkadaşım plakçılardan bol bol "Disco Classics" ve poplaştırılmış klasik müzik kasetlerini almıştı. Şimdi komik gelebilir ama o zamanlarda da bu işler, pop dinleyenlere klasik müziği sevdirmek için yapılıyordu biraz da.... ama klasik müziğin yanından bile geçmiyordunuz tabiki. Pop'a adapte edilmiş bir rock parçası ne ise bu da aynı şeydi aslında. Ama asıl konu, bir rock grubunun parçalarını klasik orkestrayla dinleyince değerli olduğunun kanıtlandığına dair yanlış kanıydı aslında. O orkestralar elbetteki bunu iştahla kabul ederlerdi, ki böylece orkestraya çorba parası çıkar haliyle. Bu da oldukça hayırlı bir şeydir hani, onca iyi müzisyen bu sayede işini sürdürür, bu az bir şey mi?

Def Leppard da yeni yayınlanan albümünde eski parçalarını Royal Philharmonic Orchestra yani Kraliyet Filarmoni Orkestrası'yla birlikte yorumladı. "Drastic Symphonies" adını taşıyan bu albümde 15 Leppard klasiği yer almış. Açıkcası ben bir iki defa dinledim, çok etkileyici gelmedi ama işin tuhaf yanı grubun eski parçalarını bir kez daha hatırladım. Yani bu güzel bir best of albümü etkisi yaptı bende. Zaten grup hit parçalarının yanısıra gözden kaçan eski parçalarını da klasik orkestrayla yorumlayarak dikkat çekilmesini sağlamış. Peki bunun yerine bir best of albüm yapsalardı derseniz, bence aynı etkiyi yapmazdı. Bu albüm bana göre etkileyici değil ama grubun çıkışı açısından oldukça akılcı bir albüm. 

Neden mi ? 

Şöyle bir yıl öncesine dönelim evvela... Grup 2022 yılının başında "Diamond Star Halos" albümüyle bir dönüş yapmıştı. Bu kadar aradan sonra Def Leppard o eski yıllardaki görkemine ulaşır mı... derken (ki bu gerçekten zor bir şeydi) albüm sevildi. Ancak bu yeterli değildi ve grup daha da zor hatta imkansız bir şeye yani stadyum konserlerine adım attı. Burada da akılcı bir yaklaşımla bu konserleri Mötley Crüe , Poison ve Joan Jett gibi eski dönemin gruplarıyla birlikte yapacaktı. Turne başarıyla gerçekleşmiş ve bu işten başarıyla çıkan Def Leppard olmuştu. Ancak bu yeterli değildi, zira insanların beklentisi "Diamond Star Halos" aşan bir albümün gelmesiydi. Eh rock dinleyicisi biraz zorludur, yapacak bir şey yok... İşte bu süreçte grup yeni bir albüm yerine bu proje ile hem klasik orkestra ile hem de eski hit ve unutulmuş parçalarını tekrar gündeme getirerek bir ilgi odağı oluşturmuştur. Kim bilir belki de o günleri yaşamayan yeni kuşaklara da böylece ulaşabilecek. 

Def Leppard eskisi gibi geniş bir popülerlik yakalamaz ( zaten bu da beklenmesi gereken bir şey değil ) ama gene kalabalık bir dinleyici kitlesine ulaşır. Bu da fena bir şey değil... zira Def Leppard'ın yeni albümlerini dinlemek de keyifli olur. Bilmem siz ne dersiniz?

Aptulika



Hiç yorum yok:

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...