Bu ay müzik tarihimizde bir
miladı oluşturan Bülent Ortaçgil’in “Benimle Oynar mısın” albümünün çıkışınının
40. yılı oluyor. 1974 yılının Ekim’inde “1 Numara” isimli plak şirketi daha
önce alışık olunmayacak bir cesaretle ismi duyulmamış bir müzisyeni bir
uzunçalar (LP) plakla piyasaya sunacaktı. Sanatçının ilk defa çıkış yapıyor
olmasının yanısıra müziğinin farklılığı da şirket için ikinci handikaptı.
Yıllar sonra baktığımızda belki o gün riske girildi ama bugün için klasikleşen
dev bir yapıta da imza atılmış oldu.
1974’ün Ekim ayında Hey müzik dergisine tam sayfa bir ilan verilmişti. İlanda sol alt
köşede daha önce kimsenin tanımadığı bir yüz yer alıyordu. İlana eşlik eden
yazı işe şöyle: “Mükemmel bir şair…
Şahane bir besteci… Olağanüstü bir yorumcu… BÜLENT ve süper bir albüm: ‘BENİMLE
OYNAR MISIN ?’ Bugüne kadar Türk Hafif Müziği’nde böyle bir Long Play
dinlemediniz.” Ve bu tanıtım ardında alta doğru da büyük puntolarla “İddialı, Ümitli ve Gururluyuz.”
yazılı. Bu büyük ilanı veren o dönemin iyi iş yapan plak şirketi “1 Numara” ve yapımcı Ali Kocatepe. Belki de herşey “İddialıyız” ile “Gururluyuz”un
ortasına gizlenmişti ve “ümit”
görünmüyordu. Zaten o dönem böyle bir ilanı vermek (bugünkü mantıkla, delilik)
iyi tanımlamayla Don Kişot’luktu.
Albüm piyasaya çıktı, bir kaç
hafta sonra plak listelerine en son sıra olan 50’den şöyle bir “Cöh He” dedi ve bir sonraki hafta da
listeden çıktı.
O 40 yıl önceki ilanda
yazılan “Bugüne kadar Türk Hafif
Müziği’nde böyle bir Long Play dinlemediniz.” iddiası doğrulanacaktı ama bunun için uzun yılların geçmesi gerekecekti. “Benimle Oynar mısın” albümü bugün
müzik tarihimizin miladi çalışmalarından biridir. O günün “Bülent” diye
yazılıp, geçilen ismi ise bugünün büyük müzisyeni Bülent Ortaçgil’den başkası değildi.
Milad oluşturan Don Kişot’luk
Müzik tarihimizde bir miladı
oluşturan “Benimle Oynar mısın”
albümünün çıkışınının bu ay 40. yılı
oluyor. 1974 yılının Ekim’inde “1
Numara” isimli plak şirketi daha önce alışık olunmayacak bir cesaretle ismi
duyulmamış bir müzisyeni bir uzunçalar (LP) plakla piyasaya sunacaktı. Oysa
genel alışkanlık ilk önce 45’lik plakla (iki parçanın yer aldığı) çıkılır.
Sonrasında da bu 45’lik plaklar albüm yekününe gelirse LP yapılırdı.(O da iyi
satış yapıyor olması kaydıyla)
İşte Ali
Kocatepe’nin başında olduğu “1
Numara” şirketi bu alışkanlığı bozacak ve Bülent Ortaçgil’in albümünü çıkartacaktı. Sanatçının ilk defa çıkış
yapıyor olmasının yanısıra müziğinin farklılığı da şirket için ikinci
handikaptı. Yıllar sonra baktığımızda belki o gün riske girildi ama bugün için
klasikleşen dev bir yapıta da imza atılmış oldu.
1968 yılında Milliyet’in düzenlediği “Liselerarası Müzik Yarışması”
yapılıyor ve sahneye Kadıköy Maarif
Koleji’nin grubu geliyor. İlk ciddi sahneye çıkış böyle başlıyor, Bülent Ortaçgil için. 1965 yılında
Türkiye’deki müzik ortamında Anadolu Pop
yükselişe geçmiş. Liseli bir genç olan Ortaçgil,
bu grupları dinleyip, konserlerine gitse de asıl ilgisi dünyada yapılan rock
ile oluyormuş. Bunlar arasında bir tek Moğollar
ayrıcalıklı bir yere oturuyormuş. Tabi bu da Moğollar’ın Murat Ses’li dönemi, yani daha deneysel ve sonunda Fransa’da çıkan
ödüllü plağına kadar olan süreç.
Fikir bereketlendirici
1970’lere gelindiğinde Cem Karaca, Barış Manço ve Erkin Koray bizim ezgilerimizi
müziklerine katsalar da gene de dünya ölçüsünde rock yapıyorlardı. İşte bu
dönemde onlardan ayrı, daha az tanınan(underground denilebilecek), dünyada
gelişen saykodelik ve hard rock anlayışında müzik yapan Bunalımlar grubu vardı. Bu fikir
bereketlendirici grubun ismini de Bülent Ortaçgil bulacaktı. Nasılına gelince,
Bülent Ortaçgil’in kardeşi de bir müzisyendi ve Bunalımlar’ın kuruluşunda yer
alıyordu. Bülent Ortaçgil, bu grupta basgitar çalan Ahmet Güvenç’le yakın arkadaşlık kuracaktı.
Bülent Ortaçgil, Bunalımlar grubuyla bir arada
bulunuyordu ama o daha akustik tarzda müzikler besteliyordu. Bunu farkeden
arkadaşları onu Diskotür plak
şirketine götürecekleri. Bestelerinden “Anlamsız”
ve “Yüzünü Dökme Küçük Kız” seçilerek,
45’lik plak yapıldı. Bu kentli ozan
şarkıcı kimliğinde yeni bir tarzı getiriyordu ama (tabi ki) ses getiremedi.
Bunun ardından Bülent Ortaçgil,
kardeşi Ercüment ile “Biz” isimli bir rock grubu kuracaktı.
Kendi halinde, piyasayı pek hedeflemeyen bu grupla 1972’de Şanar Yurdatapan ilgilenecekti. Yurdatapan, gruba bağlama katarak,
dönemin Anadolu Pop etkili ortamına Anadolu Rock olarak taşımayı amaçlıyordu.
Ancak “Biz” grubu müzikal tavrından
ödün vermeyecekti.
Kentli ve Ozansı bir tarz
Bülent Ortaçgil’in ilk 45’lik plağının
çıktığı Diskotür firmasında çalışan Ali
Kocatepe, 1973 yılında “1 Numara”
plak şirketinde yapımcı olmuştu. Kocatepe
o ilk 45’lik plaktan beri Ortaçgil’i
unutmamıştı. Bu yeni müzik tavrını bir albüme dönüştürmek istiyordu. Böylece “Benimle Oynar mısın” albümü 1974’ün Ekim’inde çıktı. Dönem aranjman
müziği dönemiydi. Yani yabancı parçalara Türkçe sözler yazma modası
ortalığı sarmıştı. Bu furyaya alternatif oluşturacak olan Anadolu Pop ise TRT Denetim
Kurulu’nun sansürü nedeniyle silinmeye başlıyordu. Siliniyor demesek de
daha politize oluyordu. İşte bu ortamda çıkan kentli pop rock anlayışındaki
albüm, çıktığı anda tamamen çizgi dışında kalacaktı.
Küskünlerin buluşması ile müziğe dönüş
“Benimle Oynar mısın” den sonra Bülent Ortaçgil müzikten kopacak ve Ortaköy
Frizer ilaç fabrikasında kimyager olarak çalışmaya başlayacaktı. (Merak eden
olur diye söyleyelim) Kardeşi Ercüment de müziği bırakıp üniversite tahsilini
devam ettirip, Matematik profesörü olacaktı.
Küskün Ortaçgil’in bir başka müzikal küskün olan Fikret Kızılok ile bir araya gelip 1980’lerde “Çekirdek Sanatevi” adını verdikleri piyasadan uzak (underground)
yapıyı kurmalarıyla müzik yeniden başlayacaktı.
Bugün bile fikir açıcı ve
öncü bir yanı olan “Benimle Oynar mısın”
albümü günümüzün rock, caz ve pop müziği için yolaçıcı olmuştur. Bu
öncü albümün de bu ay 40. yılı.
Batı’da olsa böyle albümler için yer yerinden oynar, bizde ise derin sessizlik.
1974 yılı albümünden
"Olmalı mı Olmamalı mı" şarkısı.
Eski fotograflar eşliğinde
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder