“Önce Çizdim, Sonra Yazdım”
Semih Balcıoğlu
- Anı -
Karikatür ustamız Semih
Balcıoğlu, 1930’lardan bu yana yaşadıklarını bu kitabında kaleme almış. 2006
yılında yitirdiğimiz Balcıoğlu bu kitabı, 2001 yılında yazmış. Yayınevinin
internet sayfasına baktığımda kitabın tükendiği notu yazıyordu. İçimden “Bire
adamlar tükendiyse yeniden basım yapsanıza!” diyecektim. Tabi onlardan
gelebilecek cevabı da biliyordum hani. Pişkin pişkin “Satmıyor ki”
diyeceklerdi. Yahu bende bunu anlayamam, yeni çıkmadı bu, 50 yıldır bu terane
bu adamların dilinde. İyi de kardeşim o zaman git pazarda domates sat. Yahu
senin işin sadece best seller yayınlamak mı? Deli olacağım bunlar yüzünden. Bir
kere de kaliteli bir şey için diren, insanlara öner, bir şey yap be kardeşim.
Ama onlar değişmeyecek bunu da çok iyi biliyorum. Bu arada Oda Kitap internet
sitesinde bu kitabın olduğunu gördüm. Siz de oraya buraya bakıp, o da olmazsa
sahaf sahaf gezip bu kitabı bulabilirsiniz diyelim ve kitaptan bahsetmeye başlayalım.
Semih Balcıoğlu karikatürü
sanatla buluşturan bir çizerimiz. “Önce Çizdim, Sonra Yazdım” kitabına
baktığımda onun edebiyatçı yanının da kuvvetli olduğunu gördüm. Kitap Türk
basın tarihininin derinliklerine iniyor.
Sadece basın değil, kültür ve sanat dünyamızın bir çok isminin anılarını
da görüyoruz. Kitapta olan isimlerden bir kısmını yazarsak:
Cemal Nadir Güler, Yusuf Ziya
Ortaç, Falih Rıfkı Atay, Simavi ailesi, Tahsin Özin, Abdi İpekçi, Günseli
Başar, Zeki Müren, Yahya Kemal, Ahmet Hamdi Tanpınar, Altan Erbulak, Ümit Yaşar
Oğuzcan, Aziz Nesin, Nazım Hikmet, Ratip Tahir Burak, Necmi Rıza Ayça, Mustafa
Uykusuz, Sururi, Orhan Kemal, Yılmaz Güney, Kemal Ilıcak, Bülent Ecevit,
Süleyman Demirel, Turgut Özal, Mehmet Ali Aybar, Çetin Altan, Çetin Emeç...
Semih Balcıoğlu’nun
anılarında çok ilginç kesitler var. İlk defa dergilere karikatür vermeye
başladığı amatörlük yıllarında 14 yaşındaymış. O dönemde Semih Balcıoğlu gibi
dergilere karikatür götüren bir arkadaşı daha varmış. Bu arkadaşı da Türk
basının abide ismi Abdi İpekçi’ymiş.
Kitaptan aklıma takılanlardan biri de Balcıoğlu’nun Akademi yılları. Şimdi adı Mimar Sinan Üniversitesi olan okulun 1983’ten önceki adı İstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisi’ydi ve Akademi denildi mi orası anlaşılırdı. Balcıoğlu’nun orada okuduğu yıllar tam bir altın devir. Okuldaki arkadaşlarına bir bakalım hele, Ayhan Işık, Sadri Alışık, Oğuz Aral, Fikret Otyam, Süavi Sualp, Nüvit Özdoğru, Kuzgun Acar, Mengü Ertel, Orhan Peker, Turan Erol, Altan Erbulak, Bedri Koraman. Liste yazmakla bitmiyor ama Türkiye ve Avrupa Güzellik Kraliçesi seçilen Günseli Başar ile Zeki Müren de o yılların Akademisi’nde Balcıoğlu’nun arkadaşlarıymış.
Kitaptan aklıma takılanlardan biri de Balcıoğlu’nun Akademi yılları. Şimdi adı Mimar Sinan Üniversitesi olan okulun 1983’ten önceki adı İstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisi’ydi ve Akademi denildi mi orası anlaşılırdı. Balcıoğlu’nun orada okuduğu yıllar tam bir altın devir. Okuldaki arkadaşlarına bir bakalım hele, Ayhan Işık, Sadri Alışık, Oğuz Aral, Fikret Otyam, Süavi Sualp, Nüvit Özdoğru, Kuzgun Acar, Mengü Ertel, Orhan Peker, Turan Erol, Altan Erbulak, Bedri Koraman. Liste yazmakla bitmiyor ama Türkiye ve Avrupa Güzellik Kraliçesi seçilen Günseli Başar ile Zeki Müren de o yılların Akademisi’nde Balcıoğlu’nun arkadaşlarıymış.
Kitapta 1930’lardan bu yana
anılar var. Tanımayacağınız bir çok isim olduğu gibi tanıdığınız bir çok isme de
rastlayacaksınız ve büyük bir merakla okuyacaksınız. Tanımadıklarınızı da ister
istemez merak edip, arayacaksınız. Burada kitaptan bahsedilecek çok şey var ama
ben yazıyı burada kesip, okumaya devam edeceğim. Siz de arayıp, bulun ve okuyun
derim.
Aptülika
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder