İllustrasyon : APTULİKA |
17 yıl öncesi müzik dünyası Johnny Copeland gibi bir büyük blues gitaristi ve vokalistini yitirecekti ama kızı Shemekia ile karşı karşıya gelecekti. 19 yaşında, “Turn The Heat Up” albümüyle 1998’de dinleyicinin karşısına çıkan Shemekia Copeland, sesindeki yetenekle insanları şaşırtacaktı. Müzik basını da ona “Queen Of Blues” yani Blues’ın Kraliçesi ünvanını vermekten şüphe duymayacaktı. Bütün bunlar da Shemekia Copeland ismini Etta James, Ruth Brown, Koko Taylor gibi Blues Divaları’nın varisi konumuna sokacaktı.
Shemekia Copeland oldukça
genç bir yaşta çıkış yaparak blues otoritelerinin dikkatini çeken bir isim. 19
yaşında yaptığı albümle bir anda blues divalarının arasında ismi zikredilmeye
başlanacaktı. 20 yaşına geldiğinde ise Chicago Blues Festivali’ne “headliner” (
üst sanatçı ) olarak çıkma ayrıcalığını gösterecekti. Bütün bunlara ek olarak
müzik basını da ona “Queen Of Blues” yani Blues’ın Kraliçesi ünvanını vermekten
şüphe duymayacaktı. Bütün bunlar da Shemekia Copeland ismini Etta James, Ruth
Brown, Koko Taylor gibi Blues Divaları’nın varisi konumuna sokacaktı.
Shemekia Copeland’ın genç
yaşta zirveye tırmandığını söylemiştik ama onu 4 yıl geçikmeyle dinleme imkanı
bulmuştuk. Kendisi gibi müzisyen olan babasının rahatsızlığı olmasaydı onu çok
daha küçük yaşlarda dinleyecektik. İserseniz öykünün başına yani 1979 yılına
dönelim. 10 Nisan 1979’da Harlem’de "Texas Bluesman" lakaplı Johnny Copeland’ın bir kızı
olmuştu. Shemekia ismini koydukları bu kız çocuğu babasının yeteneklerini
taşıyordu ve konuşmadan önce şarkı söylemeye başlayacaktı. Böylece Shemekia
Copeland daha henüz 8 yaşındayken Harlem’in meşhur Cotton Kulubü’nde sahneye
çıkıp, dinleyiciyi büyüleyecekti.
Herşey böylesi güzel giderken, Shemekia 15 yaşına geldiğinde babasının rahatsızlanması ve üstüste ciddi kalp
ameliyatları olması onu müzikten kopartacaktı. Blues’ın görkemli plak şirketi Alligator Records, Shemekia’ya 18 yaşında albüm teklifi yapacaktı ama genç kız babasının sağlık
sorunlarından endişelendiği için bu teklifi geri çevirecekti. 1998’de büyük
blues ustası Johnny Copeland hayata veda edecekti ve bayrağı kızı Shemekia
devralacaktı.
Müzik dünyası Johnny Copeland
gibi bir büyük blues gitaristi ve vokalistini yitirecekti ama kızı ile karşı
karşıya gelecekti. 19 yaşında, “Turn The Heat Up” albümüyle 1998’de
dinleyicinin karşısına çıkan Shemekia Copeland, sesindeki yetenekle insanları
şaşırtacaktı.
2000 yılına geldiğimizde
ikinci albümü “Wicked”ı çıkartan Copeland, üç dalda (Yılın Blues Albümü – Yılın
Ümit Veren Kadın Sanatçısı – Yılın Sanatçısı ) Handy Ödüllerini kazanırken,
aynı yıl Grammy’e de aday gösterilecekti.
2002 yılına geldiğimizde ise
Shemekia Copeland, New Orleans’ın R&B ikonu Dr John’ın prodüktörlüğünde
“Talking To Strangers” albümünü çıkartacaktı. Bu albümle rock ile blues
baladlarını harmanlayan Copeland, başarılı çıkışını sürdürecekti.
2005’te ise sanatçı, blues,
funk, Memphis ve soul birleşiminde olan “Talking To Strangers”ı yayınlayacaktı.
Takvimler 2009’u gösterirken
“Telarc” plak şirketine geçen Shemekia Copeland, buradan “Never Going Back”
albümünü çıkarttı. Bu albümde New York’un entelektüel caz ortamının gözdesi
olan Medeski, Martin and Wood triosunun elemanları konuk olmuştu. Aynı yıl bu
başarılı vokalisti Efes Pilsen Blues Festivali kapsamında ülkemizde verdiği
konserlerle dinleme bahtiyarlığına erecektik.
2012 yılında “33 1/3”
albümünü yapan Shemekia Copeland, 11 Eylül 2015’te yeni albümü “Outskirts Of
Love”ı çıkartmaya hazırlanıyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder