Geçen yıl aldığım Rainer Maria Rilke’nin “Cezanne Üzerine Mektuplar” kitabını bir türlü okuyamamıştım. Bu biraz da mektup türevi kitapları okuma isteğimin olmamasından kaynaklanıyordu. Ama bir yandan da Rilke’nin Cezanne üzerine düşüncelerini de merak etmiyor değildim hani.
Rilke, elbette bir şair ama farklı bir şair. Onun modern dönemin kurucusu heykeltıraş Rodin üzerine yazdığı kitabı çok güzel bulmuş, zevkle okumuştum. Bir şairin alanı dışında plastik sanatlara bakışı benim için çok zihin açıcı bir deneyimdi. Dolayısıyla şimdi de resim sanatında , gene Rodin gibi modern sanatın geçiş noktasında bulunan bir ismin, Cezanne’ın üzerine kalem oynatması kolay rastlanabilecek bir tesadüf olamazdı.
Bu Rilke’nin Rodin üzerine yazdığı kitap gibi kalın ve biyografik bir kitap değil, bu mektuplardan oluşan bir çalışma. Rilke, Cezanne’ın eserlerinin sergilediği salona her gün gidiyor ve resimleri inceleyerek her gün karısına mektup yazıyor. Bu yazışma bir ya da iki ay sürüyor. İşte kitap bu mektupları bir araya getiriyor. Böyle olunca da insan okurken sergideki çalışmaları Rilke’nin rehberliğinde izini sürüyor.
2 Nisan 2024
Saat 13.04
CEZANNE'IN DİYARINI RILKE İLE GEZMEK
Rilke’nin Rodin üzerine yazdığı kitabı da zamanında almıştım ama okunmadan öyle kitaplıkta uzun süre durmuştu. Yıllar önce Paris’e gittiğimde hem o meydandaki Balzac heykelini hem de Rodin Müzesi’ndeki heykelleri görmüştüm. Öyle heyecan vericiydi ki, İstanbul’a dönüşte ilk yaptığım iş kütüphanemde unutulmuş duran bu kitabı açıp okumak olacaktı. Kitabı okurken bir yandan da o gördüğüm heykeller hafızamda canlanarak sayfalara eşlik ediyordu.
Şimdi de ne ilginçtir ki, bir iki gün sonra Fransa’ya gideceğim. Bu sefer Paris değil, Aix – en – Provence’a gideceğim… yani Paul Cezanne’ın doğduğu ve bir dönem yaşadığı yere . Bu yolculuğumda da yanımda Rilke’nin “Cezanne Üzerine Mektuplar” kitabı olacak ve bana eşlik edecek.
“Provence’daki Cezanne
Provence’ın özel ışığı, soyutluğun eşiğine giden yaratıcı yolunda ona rehberlik etti. Bugün, modern resmin babasının hayata bakış açısına ve eserlerine damgasını vuran sokakları, mekanları ve manzaraları gezerken, Cezanne’ın deneyimini yoğun bir şekilde Aix – en – Provence ve çevresinde paylaşabilirsiniz…”
Yok yok bu kitaptan bir alıntı değildi. Kitabı yolculuk başladığında okumaya başlayacağım. Bu satırlar, Cezanne’ın ve şehrin tanıtımını yapan internet sitesinden bir alıntı.
Her şey daha şimdiden beni heyecanlandırıyor. Ama işin en güzel yanı da, Fransa’ya yapacağım seyahatte Rilke’nin beni gezdiren rehberim olmasıydı.
3 Nisan 2024
Yazılarda dikkat ederseniz tarih de konulmaya başladı. Bunun sebebi de, bu gezinin heyecanı artarken yanıma şair Rilke'yi tur rehberi olarak almakla kalmadım, yanıma bir de çizgisiz defter aldım ve oraya notlar düşmeye başladım. Eh ne yaparsınız işimiz yazıp çizmek.
4 Nisan'da yola çıkacağım, onu da bir sonraki yazıya bırakıyorum.
Aptulika