Orhan Veli'nin Sesi
Çizim: APTULİKA aptulelcioglu@gmail.com |
Geçen hafta “Blues Perişan
Kütüphanesi’ne Katkı” yazısını blogda yayınladıktan sonra can dostum
Geronimo’dan bir telefon alacaktım. Geronimo Yalnızkartal’ı bu köşenin daimi
okurları bilirler. Bilmeyenlere açıklamam gerekirse, Blues Perişan blogunda
böyle bir köşenin olmasına sebep olan ve arasıra buraya yazı da yazan kişidir. Onunla arasıra bir araya gelir, kitaplar ve
müzik üzerine konuşuruz. Uzun bir zaman olmuştu ki Geronimo ile sohbet
edememiştik.
Geronimo telefonda, “Abi
Orhan Veli hakkındaki yazını okudum. Akşam müsaitsen bize gel, sana Orhan
Veli’nin sesini dinleteceğim.” dedi.
Onunla konuşmayı ve tabi rakı eşliğinde demlenmeyi özlediğim için
davetini tereddütsüz kabul ettim, ancak “Orhan Veli’nin sesi” demesine de bir anlam veremedim. Bu bir şakaydı
desem, bizim Geronimo Aga olur olmaz münasebetsiz şeyler yapmazdı. Neyse dedim
ve yola koyuldum.
Eve vardığımda Geronimo bir
güzel sofrayı kurmuştu. Sofra da sofraydı hani, her bir şey tamamdı. Rakıları
bardaklara doldururken, Geronimo’da pikaba bir plak yerleştirecekti. Bunlar
sahaf festivalinden aldığı plaklardı. Ten Years After, Hot Tuna, Gentle Giant
ve daha neler neler. Plakların arasında birinin üzerinde Hiroshima yazıyordu,
böyle bir grubu dinlememiştim, diyecektim ki bunun parçanın ismi olduğunu
söyleyecekti Geronimo. Bu Wishful
Thinking isimli 60’lardan kalma bir grubun şarkısıymış.
Plakları birbiri ardına
dinledik, sohbet kitaplara doğru
gelince, “Gero Aga nedir o telefonda söylediğin”diye sordum. O da pikabı
kapatarak, bilgisayara yöneldi. Sonra da kitaplığından bir kitap çıkardı. Bu
içinde CD olan bir kitaptı. Kitabın ismi,
“Beni Bu Güzel Havalar
Mahvetti:
Orhan Velinin Kendi Sesinden
Şiirler”di.
Yapı Kredi Yayınları
tarafından yayımlanan bu kitapla birlikte verilen bir de CD vardı. CD, Orhan Velinin çok eski bir kayıt yöntemi
olan tele okuma ile kaydettiği ses kayıtlarından oluşuyordu. Bu kayıtlarda
Orhan Veli’nin kendi sesinden şiirleri vardı.
Kız kardeşi Füruzan
Yolyapan'ın yıllarca sakladığı ve klasik bantlardan da önceki bir teknikle tele
okuduğu kayıtlarda Orhan Veli, en beğendiği 22 şiirini seslendirmiş. Bir dost
ortamında kaydedilen bu şiirler, ölümünden yıllar sonra, yakın bir zamanda piyasaya çıkmış.
Orhan Veli’nin kızkardeşi
Füruzan Yolyapan, bu kayıtların bir evde, bir yılbaşı eğlencesi sırasında
kaydedildiğini tahmin ettiğini ama bu konuda pek bilgisi olmadığını, kayıtların
da kendisine küçük ağabeyi Adnan Veli ölünce onun ahbabı Orhan Boran’dan
geldiğini söylemiş.
İşte bizim Geronimo’nun
dediği sürpriz buymuş. Orhan Veli’yi ilk kez sesiyle dinliyordum. Açıkcası
beklentilerimden bir hayli uzaktı bu ses. İçe dönük bir ses beklerken,
kendinden emin bir adamın sesi vardı karşımızda. Bendeki beklentinin böyle
olmaması belki de yıllarca Veli hakkındaki toplumun oluşturduğu “Bir Garip
Orhan Veli” yargısından kaynaklanıyordu, kimbilir. (Bu bölümü bir sonraki
yazımda daha da açacağım.)
Orhan Veli’nin ses kayıtları,
çok eski yıllarda tekerlekli bant diye de telaffuz ettiğimiz teybe yapılmış.
Ses alınırken evdeki çocuk sesleri de duyuluyordu. Şiirlerini okuyan Orhan
Veli, çocukların sıkıldığını mı düşünmüş nedir, şiirlerini okuduktan sonra
çocukları da düşünerek Karagöz, Hacivat taklidi de yapmış. Aslında buna taklit
demek yeterli değil, tamı tamına doğaçlama bir Karagöz oyunu seslendirmiş.
Böylece usta şairimizin geleneksel gölge tiyatromuz olan Karagöz oynatma yeteneğini de bu kayıtlardan
öğreniyoruz. Üstelik bu bir amatör merakın ötesine geçen bir ustalıkla
gerçekleşmiş.
Plaklı, kitaplı, şiirli,
Orhan Veli’li ve de Karagöz’lü geceyi böyle tamamladık. Giderken Geronimo Aga,
elime bir de kitap tutuşturdu. Bu kitap, Orhan Veli’nin “Denize Doğru” isimli
düzyazılarından oluşan bir kitaptı. Bir sonraki yazıda da ondan bahsederiz.
APTULİKA
Orhan Veli'nin kızkardeşi Füruzan Yolyapan
ile yapılan radyo röportajı