20 Ocak 2017 Cuma

Leonard Cohen Şarkıları ve mealleri 2. bölüm




Benim abuk çevirilerimden kurtuldunuz. Şimdi Leonard Cohen şarkılarını daha ehil çevirilerle sunuyorum. Bu çevirileri internetten buldum. Kaynağı belirtmem etik olacağı için sitenin adresini önceden yazayım.


Bu sitedeki Leonard Cohen çevirilerini yapanların ismi  yazılmış, onları da buradan isim olarak yazacağım.

Leonard Cohen’in 2001 tarihli “Ten New Songs” albümünden bir şarkı, Türkçe mealiyle “Bin Derin Öpücük”

A Thousand Kisses Deep


Midilliler koşar, kızlar gençtir
 ıhtimaller daha iyisi için vardır
Bir süre kazanırsın, ve sonra biter
Küçük galibiyet serin
Ve şimdi pazarlığa çağrıldın
Yenilmez yenilgin ile
Hayatını sanki gerçekmiş gibi yaşıyorsun
Bin derin öpücük

Numaralar çeviriyorum, değişmiyorum
Boogie Sokağına geri döndüm
Kavrayışını kaybediyorsun, ve sonra kayıyorsun
Başyapıtın içine
ve belki gideceğim uzun yollar vardı
ve tutacağım sözler
Hepsini sadece hayatta kalmak için başından atıyorsun
Bin derin öpücük

ve bazen gece yavaşken
zavallı ve uysalken
kalplerimizi toparlarız ve gideriz
Bin derin öpücük

Sekse hapsolmuş, dayandık
Denizin sınırlarına
Gördüm ki okyanus kalmamıştı
Benim gibi çöpçüler için
Ön güverteye ulaşmayı başardım
Geriye kalan filomuzu kutsadım
ve sonra razı oldum batmaya
Bin derin öpücük

Numaralar çeviriyorum, değişmiyorum
Boogie Sokağına geri döndüm
Sanırım hediyeleri değiş tokuş etmeyecekler
saklaman icap eden
ve hatıran sessiz
dosyan tamam
yapmayı unuttuğumuz şey hariç
Bin derin öpücük

ve bazen gece yavaşken
zavallı ve uysalken
kalplerimizi toparlarız ve gideriz
Bin derin öpücük

Midilliler koşar, kızlar gençtir
ıhtimaller daha iyisi için vardır
Bir süre kazanırsın, ve sonra biter
Küçük galibiyet serin
Ve şimdi pazarlığa çağrıldın
Yenilmez yenilgin ile
Hayatını sanki gerçekmiş gibi yaşıyorsun
Bin derin öpücük


Çeviren : Hülya Önkan





 Leonard Cohen 1969 yılının bahar ayında ikinci albümü “Songs From a Room”u çıkartmıştı. O albümde yer alan “The Old Revolation"

The Old Revolution

(Eski İhtilal)


Sonunda cezaevine girdim
Yerimi zincirler içinde buldum
Mahkumiyet bile gökkuşağı ile zehirlendi
Bütün cesur genç adamlar
İşareti görmeyi bekliyorlar
Hangi bazı katiller tazminat için aydınlatıyor olacak?
Bu ocağın içinde şimdi sana macerayı soruyorum
sana ihanet edemem
Eski ihtilalin içinde buldum
Hayaletin ve Kralın tarafında
Elbette, çok gençtim
Ve kazanacağımızı düşünüyordum
Taklit edemem, hala çok iyi hissediyorum, şarkı söylemek gibi
bedenleri taşıyor gibi
Bu ocağın içinde şimdi sana macerayı soruyorum
Son zamanlarda kekelemeye başladın
Söyleyecek hiçbir şeyin yokmuş gibi
Bütün mimarlarım hainim oluyordu
Şimdi söylememe izin verin emri kendim verdim.
Uyumak için, araştırmak için, yıkmak için,
Bu ocağın içinde şimdi sana macerayı soruyorum
Evet, sen güce boyun eğdirilmiş
Sen bütün gün yok olan
Çocukların hikayesi için kralların hatırına,
Dilencinin eli yere para atmaya zorluyor
Eli balçığa bulanmış aşkının
Bu ocağın içinde şimdi sana macerayı soruyorum…

Çeviren : Newyorker




Gene  1969 yılı   albümü “Songs From a Room” dan bir şarkı


A Partisan

Sınıra dayandıklarında
Teslim olmamı istediler
Bu yapamayacağım bir şeydi
Silahımı aldım ve kayıplara karıştım
Çok sık isim değiştirdim
Karımı ve çocuklarımı kaybettim
Ancak bir çok dostum var
Bazıları burda benimle
Yaşlı bir kadın bize sığınak sağladı
bizi tavan arasında sakladı
Derken askerler geldi
Fısıltısız öldü

Bu sabah üç kişiydik
Akşama tek kalan benim
Fakat devam etmeliyim
Sınırlar benim hapisanem

Rüzgar; rüzgar esiyor
Mezarlıklardan rüzgar esiyor
Özgürlük yakında gelecek
O zaman bizde gölgelerden geleceğiz




Yıl 1992 ve Dünyada Berlin Duvarı yıkılmış nidaları inliyor ve bu yıllarda Cohen “The Future” isimli albümün çıkartıyor. Burada da albümle aynı adı taşıyan meşhur parçası oluşan politik ortamı  'ti’ye alıyor.


The Future
(Gelecek)


Geri verin bana hazin gecemi
Aynali odami, gizli hayatimi
Çok issiz burasi
Iskence edecek kimse yok
Bana mutlak hakimiyet verin
Yasayan her ruh üzerinde
Ve yanima uzan, bebegim,
Bu bir emirdir!
Bana crack ve anal seksi verin
Kalan tek agaci sökün
Ve dikin kültürünüzdeki o çukura.
Bana Berlin Duvarini geri verin
Bana Stalin’i ve Aziz Paul’ü verin
Gelecegi gördüm, kardesim:
Bu bir cinayet.
Dört biryanda olaylar çikacak ve büyüyecek
Hiçbirseyin
Hiçbirseyin ölçüsü kalmayacak
Kar firtinasi, kar firtinasi dünyanin
Esigini asti
Ve heryeri sardi
Ruhlarin düzenini.
Tövbe et, tövbe et dediklerinde
Acaba ne demek istediler
Tövbe et, tövbe et dediklerinde
Acaba ne demek istediler
Tövbe et, tövbe et dediklerinde
Acaba ne demek istediler
Beni rüzgardan bilemezsin
Bilemeyeceksin, bilemedin
Ben o küçük Yahudi’yim
Incil’i yazan
Uluslarin yükselisini ve düsüsünü gördüm
Bütün hikayelerini duydum, hem de hepsini
Ama sevginin, hayatta kalmanin tek lokomotifi oldugu
Buradaki hizmetçinize söylendi
Açikça söyle, sogukkanlilikla
Bitti, yok bundan
daha ilerisi
Ve felegin çarklari durdu
Seytanin ürünleri topladigini hissediyorsun
Gelecek için hazir ol:
Bu bir cinayet.
Hersey akip gidiyor..
Hersey bozulacak, kadim
Batinin düzeni
Senin özel hayatin aniden patlayacak
Orada hayaletler olacak
Yollar alevler içinde kalacak
Ve beyaz adam dans edecek.
Bir kadin göreceksin
Ayaklarindan yukari asilmis
Düsen elbisesi örtmüs tüm hatlarini.
Ve bütün berbat küçük sairler
ortaya çikacak
Charlie Manson ‘i taklit edecekler
Ve beyaz adam dans edecek.
Bana Berlin Duvarini geri verin
Bana Stalin’i ve Aziz Paul’ü verin
Bana Isa’yi verin
Ya da Hirosima’yi verin
Katledin simdi dogmamis bir yavruyu
Nasilsa çocuklari sevmeyiz
Gelecegi gördüm, bebegim:
Bu bir cinayet.
Hersey akip gidiyor..
Tövbe et, tövbe et dediklerinde…
Acaba ne demek istediler…

Çeviren : Newyorker



1970 yılı “Songs of Love and Hate” albümünden bir parça

Famous Blue Raincoat
(Mavi Ünlü Yağmurluk)


Saat sabahin dördü
Aralığın sonu
İyi olup olmadigini ogrenmek icin yaziyorum sana
New york soguk
Ama yasadigim yeri seviyorum
Clinton caddesinde gece boyunca muzik caliyor
Yokluk icin mi yasiyorsun simdi?
Umarim bir tur kayit tutuyorsundur
Jane sacindan bir tutam getirdi
Dedi ki ona sen vermissin
Temize cikmayi planladigin gece
Temize cikabildin mi hic?
Seni son gordugumuz zaman
Cok daha yasli gorunuyordun
Meshur mavi yagmurlugunun omzu yirtilmisti
Tren garina gitmistin
Gelen her treni karsilamak icin
Ama o hic gelmedi, lili marlene’i kastediyorum
Bir kadina sanki bir hicmis gibi davrandin
Ve o eve dondugu zaman kimsenin e$i degildi
Goruyorum seni orada dislerinin arasinda bir gulle
Bir baska zayif cingene hirsiz
Goruyorum ki jane uyanmis,
Sana sevgisini yolluyor

Sana ne soyleyebilirim
Sana ne soyleyebilirim
Ne soyleyebilirim ki
Sanirim seni ozluyorum
Sanirim seni affediyorum
Yoluma ciktigin icin mutluyum
Ve eger bu taraflara ugrarsan
Jane icin ya da benim icin farketmez
Bilmeni isterim ki dusmanin uyuyor
Bilmeni isterim ki kadinin ozgur
Onun gozlerinden alip goturdugun sıkıntı icin tesekkur ederim
O sıkıntı asla gitmeyecek sanirdim
O yuzden hic bir zaman gercekten denememistim
Ve jane elinde sacindan bir tutamla geldi
Dedi ki ona sen vermissin
Temize cikmayi planladigin gece

Sevgilerimle, bir dost



Leonard Cohen ilk albümünü 1967 yılında yapmıştı ve o ilk albümden unutulmaz bir şarkı

The Stranger Song

Tanıdığın bütün erkeklerin krupiye oldukları doğru

işten elini eteğini çektiklerini kim söyledi

Onları her zaman korudun

Bu tür adamları tanırım

Tam teslim olmak için hedefini yükselten

Birisinin elini tutmak zordur

Ve sonra arkasında bıraktığı jokerleri süpürürken

sana çok fazla birşey bırakmadığını keşfedersin

bir gülme bile yok

Herhangi bir krupiye gibi oyun kartlarını gözlüyordu

Kartlar as ve joker

Başka bir kart çekmesine hiç gerek olmayacak

O,sadece yuva arayan bir Yusuf’tu

O,sadece yuva arayan bir Yusuf’tu

Ve sonra pencerenin pervazına yaslanarak

Bir gün aşkınla,sıcaklığınla ve korumanla

Onun arzusunu zayıflattığını söyleyecek

Ve sonra cüzdanından eski bir

Tren tarifesi alarak diyecek ki :

Geldiğimde sana bir yabancı olduğumu söyledim

Geldiğimde sana bir yabancı olduğumu söyledim

Ama şimdi başka bir yabancı,hayallerini göz ardı etmeni istiyor gibi

Sanki onlar başkalarının yüküymüş gibi

Oo,sen bu adamı daha önce gördün

Onun altın kolu kartları dağıtıyor

Ama şimdi dirsekten parmağa kadar paslanmış

Ve şimdi oynadığı oyunu ev ile takas etmek istiyor

Evet bildiği oyunu ev ile takas etmek istiyor

Başka bir yorgun adamı izlemekten nefret edersin

pokerin kutsal oyununu

terk edermiş gibi elini bırakır

Ve uyumak için rüyalarını anlatırken

omzunun üstündeki duman gibi

Kıvrılan bir otoyol olduğunu fark edersin

Otoyol, omzunun üstündeki duman gibi kıvrılıyor

Ona,”içeri gel,otur” diyorsun

Ama bir şey seni geri döndürüyor

Kapı açık,evini kapatamıyorsun

Yolun kolunu(tutmayı) deniyorsun *

Yol açılır,korkma

Benim aşkım sensin,yabancı olan sensin

Benim aşkım sensin,yabancı olan sensin

Pekala,beklemekteyim, emindim

Beklediğimiz trenlerin arasında buluşacaktık

Galiba,şimdi başka bir trene binme zamanı

Lütfen anla,kendimi bunun kalbine götürmek

ya da başka bir konu için

asla gizli bir planım olmadı

Evet o böyle konuşur

Ardında ne olduğunu bilmezsin

Böyle konuştuğu zaman

Ardında ne olduğunu bilmezsin

Eğer istersen yarın buluşalım

Sahilde, sonsuz bir nehrin üzerinde

İnşa ettikleri köprünün altında…

Sonra o, sıcak olan yataklı vagon için

rıhtımdan ayrılır

Sadece bir evin daha reklamını yaptığını fark edersin

Ve o,sana hiç yabancı olmamış gibi gelir

Ve sen tamam dersin,sonra köprü veya başka yerde

Ve sonra ardında bıraktığı

Jokerleri süpürürken

sana çok fazla birşey bırakmadığını keşfedersin

Bir gülme bile yok

Herhangi bir krupiye gibi oyun kartlarını gözlüyordu

Kartlar as ve joker

Başka bir kart çekmesine hiç gerek olmayacak

O,sadece yuva arayan bir Yusuf’tu

O,sadece yuva arayan bir Yusuf’tu

Ve sonra pencerenin pervazına yaslanarak

Bir gün aşkınla,sıcaklığınla ve korumanla

Onun arzusunu zayıflattığını söyleyecek

Ve sonra cüzdanından eski bir

Tren tarifesi alarak

Diyecek ki : Geldiğimde sana bir yabancı olduğumu söyledim

Geldiğimde sana bir yabancı olduğumu söyledim

*Dipnot: Normalde yolun kolu olmaz,ancak şarkıcı
yolu, başka bir hayata açılan kapı gibi görüyor
kapıyı açmak için kapı kolundan tutmak gerektiği
gibi yolu açmak için kolundan tutmayı deniyor.
Çeviren : Ahmet Kadı





1984 yılı ve o dönem fırtına gibi esen “Various Positions” albümü ve bugüne kadar unutulmayan Leonard Cohen parçası

Dance Me To The End Of Love
Danset Benimle Aşkın Sonuna Dek
Güzelliğinle danset benimle şiddetli bir viyolin eşliğinde
Telaş içinde danset benimle güvenlice buluşana dek
Kaldır beni bir zeytin dalı gibi ve eve doğru giden güvercinim ol
Danset benimle aşkın sonuna dek
Danset benimle aşkın sonuna dek

Güzelliğini görmeme izin ver seyirciler gittiği zaman
Oyununu görmeme izin ver babylonda yaptıkları gibi
Yavaşça göster bana sınırlarının ne olduğunu
Danset benimle aşkın sonuna dek
Danset benimle aşkın sonuna dek
Düğünde şimdi ben de, danset benimle ve danset
Danset benimle usulca ve danset benimle çok uzun
Biz ikimiz aşkımızın altındayız, biz ikimiz yukarısında
Danset benimle aşkın sonuna dek
Danset benimle aşkın sonuna dek
Danset benimle doğmayı bekleyen çocuklara kadar
Danset benimle öpücüklerimizin eskittiği son perde içinde
Sığınacak bir çadır kur şimdi, her ipliği yırtılmış olsa da
Danset benimle aşkın sonuna dek

Güzelliğinle danset benimle şiddetli bir viyolin eşliğinde
Telaş içinde danset benimle güvenlice buluşana dek
Dokun bana çıplak ellerinle ya da dokun bana eldiveninle
Danset benimle aşkın sonuna dek
Danset benimle aşkın sonuna dek
Danset benimle aşkın sonuna dek





First We Take Manhattan



İlk Önce Manhattan’ı Alırız
Beni yirmi yillik can sıkıntısına mahkum ettiler
Sistemi içeriden değistirmeyi denediğim için
Geliyorum şimdi, onlari ödüllendirmeye geliyorum
Önce manhattan’i alırız, sonra da berlin’i

Bana göklerdeki bir işaret yol gösterdi
Bana tenimdeki bu doğum lekesi yol gösterdi
Bana silahlarımızın güzelliği yol gösterdi
Önce manhattan’ı alırız, sonra da berlin’i

Gerçekten senin yanında yaşamak isterdim, bebeğim
Bedenini, ve ruhunu ve elbiselerini seviyorum
Ama şurada istasyonda ilerleyen sırayı görüyor musun?
Sana söyledim, söyledim, söyledim, işte ben onlardan biriydim

Ah sen beni yitik biri gibi sevdin, ama şimdi
Kazanabilirim diye endişeleniyorsun
Beni durdurmanın yolunu biliyorsun, ama sende disiplin yok
Kimbilir kaç gece bunun için, işimin başlaması için
Dua ettim
Önce manhattan’ı alırız, sonra da berlin’i

Senin moda işinden nefret ediyorum bayım
Ve seni incelten şu ilaçlardan da nefret ediyorum
Kızkardeşime olanlardan nefret ediyorum
Önce manhattan’ı alırız, sonra da berlin’i

Ayrıca bana gönderdiğin şu seyler için teşekkür ederim

Maymun ve kontrplaktan keman
Her gece çalıştım, artık hazırım
Önce manhattan’ı alırız, sonra da berlin’i

Ah beni hatırla, ben müzik için yaşardım
Beni hatırla, bakkalından onu bunu alırdım
Hani babalar günü’ydü ve herkes yaralaydı
Önce manhattan’ı alırız, sonra da berlin’i






Ve 1988 yılında Leonard Cohen’in “I’m Youn Man” albümü çıkacaktı ve burada yer alan “Everybody Knows” parçasının sözleri kendi adıma en sevdiğim şarkı sözü


Everybody Knows

 Herkes biliyor, zarların hileli oldugunu
herkes parmaklarını çapraz yapar yuvarlarken
herkes biliyor, savaşın bittiğini
herkes biliyor, iyi adamların kaybettiğini
herkes biliyor, dövüşün hileli oldugunu
fakirler fakir kalır, zenginler zenginleşir
hep böyle gider
herkes biliyor

herkes biliyor, geminin su aldıgını
herkes biliyor, kaptanın yalan söylediğini
herkeste bu buruk duygular
sanki babaları ya da köpekleri ölmüş gibi

herkes ceplerine konuşur
herkes bir kutu çikolata
ve uzun bir gül ister
herkes biliyor

herkes biliyor, beni sevdigini bebegim
herkes biliyor, gercekten sevdigini
herkes biliyor, sadık oldugunu
bir iki akşam eksik,fazla
herkes biliyor, ihtiyatlı oldugunu
ama tanışman gereken o kadar cok insan vardı ki
giysilerin olmadan
ve herkes bunu biliyor

herkes biliyor,herkes biliyor
hep böyle gider
herkes biliyor

herkes biliyor, ya şimdi ya asla
herkes biliyor, ya ben ya sen
herkes biliyor, senin sonsuza dek yaşadıgını
ve sen bir iki replik okudugunda
herkes biliyor anlaşmanın çürük oldugunu
yaşlı kara joe hala pamuk topluyor
senin kurdelaların ve omuzlukların için
ve herkes biliyor

ve herkes biliyor, salgının yaklaştıgını
herkes biliyor, hızlı hareket ettiğini
herkes biliyor, çıplak adamın ve kadının
sadece geçmişin parlayan birer kalıntıları oldugunu
herkes biliyor, sahnenin öldüğünü
ama yatagında bir sayaç olacak
açığa vuran
herkesin bildiği şeyi

herkes biliyor, başının belada oldugunu
herkes biliyor, neler yaşadıgını
calvarynin tepesindeki kanlı çarmıhtan
malibu sahillerine kadar
herkes biliyor, parçalara ayrıldıgını
bu kutsal kalbe son bir kez bak
patlamadan önce
ve herkes biliyor

herkes biliyor,herkes biliyor
hep böyle gider

herkes biliyor


Bu parçayı çık sevdiğim için bir de albüm kaydını yayınlamadan edemedim. 

Hiç yorum yok:

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...