Sayfalar

10 Ekim 2023 Salı

Paul Rodgers'ın Eve Dönüşü: "Midnight Rose"

"... Blues'un evi Ve Soul'un kalbi... Memphis müziği beni öyle etkiledi ki Ve ben asla aynı olmadım Otis Redding, Aretha ve Ray Charles hayatımı değiştirdi..." 

Paul Rodgers uzun bir aradan sonra çıkan solo albümü "Midnight Rose"un en canalıcı parçası "Living It Up"ta böyle söylüyor.   



 Paul Rodgers denilince benim aklıma o 1970'lerin efsanevi grubu Free gelir. O ne muhteşem bir hard rock ile blues buluşmasıdır ki, anlatmaya sözcükler yetmez. Daha sonrasında sevdam Bad Company ile sürecekti. Onun ardında Firm ile efsane devam etti. Bir ara Paul Rodgers'i blues tınısında işlerde de keyifle dinledik. 

Son 50 yıla damgasını vuran çalışmalar ve gruplar hepsi güzeldi de bir ara onu Queen grubunda vokal yaparken gördük. Hoş grubun Freddie Mercury'den sonra yeni solisti olmak yerine araya bir "+" işareti koyarak işi kurtarıyorlardı. Queen + Paul Rodgers diye bir stüdyo albümü bir de konser albümü yaptılar. Hoş bu  sayede grubu Bad Company'i tekrar kurdu ve stadyum konserlerine taşıyarak hafızaları canlandırdı. Ne yapalım düzen buysa uyacağız çaresiz. 

O artı işaretli Queen günlerinin travması sebebiyle açıkcası yeni bir Paul Rodgers albümünün çıkacağını duyduğumda da açıkcası fazla bir beklenti içine girmemiştim hatta hayal kırıklığı yaşayacağım endişesiyle kendimi bol bol eski Free ve Bad Company albümlerine vermiştim. En sonunda "Midnight Rose" albümü çıktı ve her ne kadar uzak kalacağım dediysem de kulak ister istemez gidecekti. Fakat o da ne... albüm benim için güzel bir buluşma adeta hasret giderme fırsatına sebep olacaktı. 

Paul Rodgers uzun bir aradan sonra yeni bir albüm yapmak değil ama dostlarıyla çalmak istiyormuş. Solo çalışmalarında yanında bulunan basçısı Todd Ronning ile bu şekilde bazı çalışmalarda yapıyorlarmış. İşte bu çalışmalar esnasında Ronning ona bir şarkı hazırlar ve bu şarkıya söz yazmasını ister ve bu şekilde "Midnight Rose" albümünün fikri ortaya çıkacaktı.

 Tod Ronnington'un demo olarak gönderdiği parça albümün de gözdesi olan  "Living it Up"tı. Gerçekten harika ve de Bad Company tadında bir parça. İlk duyduğumda beni de etkisi altına aldı ama... İşte şimdi de "ama"sına gelelim... Rodgers'in Memphis evreninde hayatına Ray Charles'ın girmesini anlatan harika sözlerden oluşan bu parça da tek anlayamadığım aşırı bir Amerika kutsaması. Sanki Paul Rodgers "oturma izni" alacak bir göçmen havasına girmiş bu şarkının sözlerindeki o bölümde. Buna benzer bir şarkıya da Queen ile birlikte yaptığı "+"lı albümde de görmüştük.  Bu bölümü çok uzatmış olduğumu düşünenleriniz olabilir, bir açıdan da haklılık payları vardır ama şarkı sözlerine bakmasaydım üzerinde durmayacaktım. Ray Charles ismini duyunca şarkı sözlerine baktım ve "İngiltere'den gelen bir fakiri bağrına basan ABD" gibi bir vurgu açıkcası bana biraz sırıtır gibi geldi. 


"Midnight Rose" albümü  Kanada'nın Vancouver bölgelerindeki "Roper Recording" ve "The Warehouse"da kaydedilmiş. Basçı  Tod Ronning'in kurduğu grup,  davulcu Rick Fedyk, klavyeci Chris Gestrin ve gitaristler Ray Roper ve Keith Scott'tan  oluşuyor. Prodüksiyon Bob Rock ve Cynthia Rodgers'ın yanı sıra miksajını yapan Randy Staub tarafından yapıldı.  Albüm "Sun Records" etiketiyle 22 Eylül 2023'te yayınlandı ve bu  Paul Rodgers'ın yaklaşık 25 yıl aradan sonra yaptığı yeni çalışmalardan oluşan solo stüdyo çalışması olmakta.  

Albümün açılışını yapan "Coming Home", Rodgers'ın  dönüşüne yakışan bir şarkı.  "Eve tekrar geliyorum aşkım, tekrar eve geliyorum." nakaratıyla ilerleyen parça ile albümün beklediğimizden de iyi bir dönüş olduğunu bizlere müjdeliyor. Ardından harika bir gitar introsuyla başlayan “Photo Shooter” bizi o Bad Company günlerine döndürüyor. Laf aramızda buna çok ama çok ihtiyacımız varmış. 

Ardından gelen ve albüme ismini veren parça mandolin tınısıyla başlıyor. Akustik akışta giden bu parçanın sözleri de şu andaki dünyamızın ahvaline yani kaos haline dikkat çekiyor ama olumsuzlukların geceyarısı açan bir çiçek gibi düzeleceğini bunun da insanların elinde olduğunu vurguluyor.   

 Ardından  "Living it Up" isimli başyapıt geliyor.  Flamenko ile rock'ın buluştuğu  "Dance in the Sun" ile devam eden albüm, Rock'n roll güzelliğinde "Take Love" ile stadyum konserlerinde dinleyicinin de katılacağı nakarat bölümleriyle dikkatleri çekiyor.  Anlattığı harika hikayesiyle filmlere konu olacak "Highway Robber"ın ardından gelen "Melting" ile albüm eski tarz bir blues ile sona eriyor.

Açıkcası böyle güzel bir buluşma beklemiyordum ama Paul Rodgers, "Midnight Rose" albümüyle müzik yaşamının kısa bir özetini yeni parçalarıyla sunuvermiş. Tabi biraz Bad Company dönemi biraz da blues tavrı öne çıkıyor. Free dönemi derseniz, o 1970'lerdeki albümlere bir kulak vermeniz gerekecek. 

Aptulika

 


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder