Çeviri: Bahadırhan Bozkurt
Doğan Kitap
(1. Basım: Haziran 2024)
Dün öğle saatlerinde kafamı sıkan bir konudan uzaklaşmak için bu kitabı aldım. Niyetim İstanbul'un Avrupa yakasına tekne ile geçerken kafamı meşgul etmekti ve hemen okumaya başladım.
En babasından 15 dakika sürecek bu yolculukta ilk iki sayfayı okumaya başladım ve daha o anda güzel bir öyküyü tamamladım. Saroyan'ın "İnsanlık Komedyası"na yaraşır bir girişti ve tadı kafamı sarmıştı bile. Sıcak ve nem derken o sıkıntılı işi hallettim ve hemen balkona oturup, güneşte cayır cayır yanarak kitabı bir saate kalmadan okudum bitirdim.
Bir saatte kitabı bitirdim diye benim hızlı okuyan biri olduğumu sanmayın sakın, olay sadece kitabın 55 sayfa olmasından kaynaklanıyor. Bu bir uzun öykü değil - zaten novella bile olamayacak kadar bile kısa - kelimenin tam anlamıyla roman. İşte ustalıkta burada 55 sayfada 300 sayfalık bir roman okumuş gibi oluyorsunuz. Kitap bittikten sonra da kurgu kafamda devam eder olacaktı. Bu 55 sayfalık romanın uzun metrajlı filmi bile yapılır demek istemiyorum, zira sinemacılar buna sineğe üşüşür gibi atlarlar ve bir güzel canına okurlar. Ama yapacak bir şey yok, 55 sayfalık bu kitabı okuyup kendi filmini kafamızda çekmek varken, hemen koşturup, ucuzlatılmış halini ekranda ya da cep telefonumuzda izlemeyi tercih ederiz... enayiliğimize diyecek bir şey yok. Bu arada ben bu yazıyı yazarken, şimdi internete bir daha bakıvermemle bu romanın filminin çekilmiş olduğunu da öğrendim.
Roman Paris'te ama Mavi Sokak'ta geçiyor. Evet Paris ama arka mahallelerden bir yer ve bu sokağın en görkemli yeri kerhanelerin olduğu sokak ve bu yüzden de oranın ismi Cennet Sokağı. Öykümüzün kahramanı 11 yaşında ama 16 yaşındaki görünümüyle ilk cinsel deneyiminin peşine düşmüş olan Moise. Küçük kahramanımız bu ilk deneyimi için fahişeye vereceği parayı sokaktaki bakkaldan arakladığı konservelerle toparlıyor. Bu arak durumu zamanla bakkal olan Mösyö İbrahim ile dostluğa dönüşüyor. İsimlerden anlaşıldığı gibi bu mahalle bir getto ve çocuk yahudi, Mösyö İbrahim ise bir müslüman. Günümüzde de güncelliğini koruyan bu konuya insani değerlerden hareketle etnik ve dinsel önyargı, düşmanlıklara meydan okuyan bir dostluğun hikayesi.
Aptulika
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder