Meral bu hafta Blues Perişan blog'u yazı bombardımanına tuttu. Çok da iyi yaptı. Keşke yazılarını daha çok görsek ama bazen onu yoruyorum diye de korkuyorum. Öyle güzel yazılar ki, alışılmış rock dergisi yazılarının çok ötesinde. Aslında rock böyle bir şey. Rock sadece bir müzik türü değil, aynı zamanda bir kültür. İşte Meral'in yazıları bize bunu hatırlatıyor. Sözü fazla uzatmadan sizleri yazıyla başbaşa bırakayım. Bu arada yazıyı okumanızla serüven bitmiyor; bu yazıdan sonra Meral, Açık Radyo'da yaptığı radyo programı KOYU MAVİ'de aşağıdaki yazıyla ilgili bir albüme yer verecek. Detaylar yazının sonunda not olarak yer almakta. İyi Okumalar.
APT.
Rock Laneti
Yaşadığım en ilginç okuma deneyimlerinden birini sunan “Eşekarısı Fabrikası” ile tanıştığım, 16 Şubat 1954’te Dunfermline’da doğan Iain Banks, iki farklı alanda popülerlik kazanan sayılı yazarlardan biri. Martin Amis, Salman Rushdie ve A. N. Wilson gibi yazarlarla birlikte ilk Granta genç yazarlar listesine girmeyi başarırken, yıldızlar arası evrende geçen anarko-komünist ütopyası Kültür Serisi‘yle de bilimkurgu alanında unutulmaz bir yer edindi. Her ne kadar kendisi bir “tür”e ait olmayı kabullenmese de gerçek dünyada geçmeyen eserlerini Iain M. Banks olarak imzalar. “M.” ailesinin sosyalist geçmişinde dikkati çekmemek için soyadlarından çıkarttığı “Menzies”e göndermedir.
Banks, oldukça enteresan konulardan bahseden bir yazar, sosyalizm, paranoya, psikolojik gerilim, yapay zekâ, ideolojik çatışmalar, dostluk, ihanet, tıbbi deneyler, uzayın keşfi gibi, saydıkça sayılır. Bütün bunları yanında Iain Banks bir müzik düşkünüdür. BBC’de yayınlanan bir programda favori müzisyenleri arasında, “Kevin Ayers”, “Fairport Convention”, “k.d Lang”, “Neil Young” gibi sanatçıları sayar.
Kitap, Banks'in tipik tarzında, karmaşık karakterlerle dolu ve siyasi ve sosyal temaları işleyen bir roman, Iain Banks'in diğer eserlerinde olduğu sıra dışı anlatım teknikleri ve derin karakter analizleriyle dikkat çekiyor.
Kendini öldürmenin eşiğinde olan Weir(d), bunun yerine uyuşturucu ve içkinin körüklediği yetmişli yılların müzik sahnesindeki kaotik on yılını belgeleyen anılarını yazmaya karar verir. Weir, hiçlikten zenginliğe, dünya hakimiyetinden kişisel trajediye kadar kendini sadece 31 yaşında, dünyadaki tüm parayla ama hiçbir amacı olmadan batmış halde bulur, artık gerçek kimliğini kendisine en yakın olanlardan saklayan ve Glasgow'da hayatını içerek içen bir münzevi olan Danny, bir taraftan günlük hayatın zorlukları (içki dükkanına gitmek, sigarasını yakmak için ateş bulmak gibi) ile mücadele ederken, bir taraftan da artık geride kalmış rock’n roll hayatını pek de umursamadan hatırlamaktadır. Danny, bir taraftan “Frozen Gold”'un geçmişini, ilk anlaşma yapma, prova yapma ve rekor anlaşma sağlama günlerini, biletleri tükenen stadyumların arşa varan yüksekliklerini, hayatına giren kadınları hatırlarken, bir taraftan da içki arkadaşları McCann ve Tommy'den, bitmeyen bir şöhrete ve sınırsız zenginliğe sahip olduğunu, onu sevmeyeceklerini veya ona saygı duymayacaklarını düşünerek gizlemektedir.
Iain Banks, Daniel Weir karakterini yaratırken bilinçaltında “Fish”’i bulduğunu, grubun da “Fleetwood Mac” ve “Pink Floyd”’dan etkilendiğini ağzından kaçırıyor.
İain Banks, "Rock Laneti" ile bir kez daha edebiyat ve müziği ustalıkla birleştiriyor. Frozen Gold'un rock'n'roll dünyasına, Daniel Weir'in içsel yolculuğuna ve Stonemouth'un gizemli atmosferine tanıklık etmek istiyorsanız, bu romanı mutlaka okumalısınız.
Meral Akman
Not: 16 Şubat Cuma günü Iain Banks'in doğum günü, bu nedenle Açık Radyo'da Meral Akman'ın hazırlayıp sunduğu Koyu Mavi'de "Eşekarısı Fabrikası" için yazılmış bir albümü çalacak.
Koyu Mavi
Her Cuma
saat: 20:00 - 21:00
Açık Radyo
Canlı dinlemek için:
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder