Sayfalar

30 Ocak 2022 Pazar

Hafta Sonu Blues Perişan Kütüphanesi'ne Katkı 184



Dag Solstad
 "T. Singer"
Jaguar Kitap
Çeviri: Deniz Canefe
  (2021)

Dag Solstad'ın "Mahcubiyet ve Haysiyet" romanında kahramanımız bir edebiyat öğretmeniydi. Burada ise kahramanımız bir kütüphaneci. İlk romanın akışında kahramanın geçmişine doğru giderken, burada ise 34 yaşında ve 50'li yaşlarına yani ileriye doğru bir akış söz konusu. 
Hem buradaki T. Singer karekteri hem de diğer romandaki Rukla aklıma hemen Gogol'un "Palto"sundaki karekteri getirdi. Her ne kadar aynı  sınıfsal özellikleri taşımasa da buradaki kahramanlar da aynı şekilde toplum içinde silik, iddiasız örnekleri oluşturuyor. Rukla filoloji okurken neredeyse iddiasız bir şekilde öğretmen oluyor. T. Singer ise çocukluk anılarından bir olayın utancı ile (ki bu incir çekirdeğini doldurmayan bir olay) geçmişini ve kendisini unutturmak için Oslo'dan, küçük bir kent olan Notodden'e  kütüphaneci olarak gider.  Oradaki sıradan hayatında tesadüfi bir aşkla karşılaşır. Buradaki kadın karekteri ondan oldukça farklıdır. Sonrasında olaylar akar gider. Her iki romanda da bu ilişkinin benzerliklerini bulabilirsiniz. Konuyu gene açmamak niyetiyle burada kesiyorum. 
Norveçli yazar Dag Solstad'ın "T.Singer" romanında anlatıcı rolüyle yazarın girip, bir yabancılaşma yaratması çok hoşuma gitti. Mesela, Singer'ın evliliği anlatılırken yazar bir anda girerek, "Bu, daha okur dostu demesek bile, daha neşeli bir kitap olsaydı en arkasından Merete'nin en güzel yemek tariflerini toplayan bir bölüm olurdu, ne yazık ki burada söylemediğimiz nedenler bunun yapılmasını engelliyor."  diyor. Gene başka bir yerde, " Her romanda  kocaman, bir kara delik vardır, hepsinde de  karanlığı aynıdır ve şimdi bu roman da o noktaya ulaştı." diyerek yaptığı soğuk duş etkisini şu sözlerle sürdürüyor: " Tüm o sevimli, taptaze genç kızlarla çevrili Singer'le birlikteyiz kocaman, kara delik gibi bir romanda. Niye bu  romanın başkişisi Singer?Ve başkişisi olmakla kalmıyor, her şey onun çevresinde oluyor." Romanı okurken Singer karekterinin etrafındakilerin alışılmış ölçüde roman kahramanı olacak kişiler gibi hissettim. Singer ise öylesine edilgen ki neredeyse bir yan karekter olacak kadar silik biri. Yani bu romanda en geride kalan motif öne çıkarılmış gibi. 
Bilemiyorum oldukça karıştırmış olabilirim ama bu romanla ilgili tanıtıcı bir yazı yazmak yerine okuyanlara yönelik bir yazı yazmak daha güzel olabilirdi. Yazıyı bitirirken, Dag Solstad'a ilgisiz kalmayın derim, zira çok keyifli, bir o kadar da tartışmaya müsait bir yazar. 

APTULİKA

 


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder